top of page
  • Writer's pictureElif Adali

Düsseldorf'da Fransız esintisi - 25 Hours Das Tour

Geçenlerde iş için kısa bir Düsseldorf seyahatimiz oldu. Köln'de uzun yıllar yaşadığım için iyi bildiğim bir şehir ve hep çok sevmişimdir. Bu sefer sadece bir geceliğine geldiğimiz için otelde kalmak istedik.


25 Hours Hotels grubunun Düsseldorf'da yeni bir şubesi açıldığını duyduğumda çok fazla otel araştırmayıp direkt burada kalmaya verdik. Daha önce Hamburg'ta 25 Hours ile tanışmıştım ve oteldeki detaylar çok hoşuma gitmişti.Bu şubesinin teması Fransız. Ne alaka diye düşünebilisiniz, biz de en başta çok anlamadık nedenini. Meğer otelin bulunduğu tüm bölge bir yenilenme sürecinden geçmiş ve bir sürü yeni konut, restoran ve cafe açılmış. Projenin adı da "Le Quartier Central". Şehre yakın bir bölge, yürüyerek 15 dakikaya ana merkeze ulaşabiliyorsunuz. İş için geliyorsanız da bir çok şirketin genel müdürlükleri ve fuar alanı oldukça yakın. Havaalanı ise toplu taşımayla 15 dakika mesafede.

25 Hours'dan beklediğim bu şubesinde de otele girer girer girmez ufak detaylar göze çarpıyor. Bu sefer şirin bir fransız cafeye girmiş gibi hissettik. Eh zaten Paris'e aşık biri olarak hemencecik sevdim bu oteli. Lobideki "Cafe La Tour"a mutlaka kahve ve croissant için uğrayın.

Otel 17 katlı bir binadan oluşuyor ve 360 derece Düsseldorf manzarası var. En üst iki katta "The Paris Club" yer alıyor. burada kahvaltı, öğle ve akşam yemeği servisi var ve geceleri bar ve gece kulübüne dönüşüyor.


Kahvaltı 16. katta büfe şeklinde saat 10:30'a kadar servis ediliyor. Dekor çok güzel. Bir otelin kahvaltı salonundan ziyade şık bir restoran gibi. Büfede arayabileceğiniz herşey var. Beni en çok mutlu eden ise avokado olmasıydı, genelde bu fiyat kategorisindeki otellerde asla göremezsiniz. İstiridye ve şampanya da vardı ama sabah sabah bana pek cazip gelmedi :)

Gelelim bir otelin en önemli kısmına, odamız. 12. katta bir köşe odamız vardı dolayısıyla aydınlık ve ferah bir odaydı. Çok büyük olmasa da öyle sıkışık hissetmedik. Dekorasyon çok romantik ve fransız esintileri burada da devam ediyordu.



Asıl ince detaylar son dokunuşu sağlıyordu. Plak çalar ve plaklar, ödünç alabileceğimiz bir Freitag marka çanta, tatlı bir peluş ve kablosuz hoparlör detaylardan bir kaçı. Odada ihtiyacımız olan herşey vardı diyebilirim, tek aradığım şey bir kahve makinasıydı (biliyorsunuz sabah kahvem olmadan asla).


Aranızdaki sportifler için 14. katta ufak bir spor odası ve sauna mevcut. Hatta otelin hemen yanında koşu için güzel bir parkur da var, sabah koşusu için ideal (tabii ki ben koşmadım). Onun dışında tüm 25 Hours'larda olduğu gibi ücretsiz Mini kiralama ve Schindelhauer marka bisiklet kiralama imkanı var.

25 Hours Hotels grubunun konseptini gerçekten çok seviyorum ve artık sadece Almanya'da değil yeni ülkelere de açılıyor olmaları güzel bir gelişme. Kesinlikle denk gelirseniz denemeniz gereken bir otel zinciri


Fiyatlara göz atmak için tıkla.


Düsseldorf'daki Top 5 mekan


Il Pastaio - Ev yapımı makarnaları çok iyi

Zimmer no.01 - Kahvaltı ve kahve için çok tatlı bir mekan

Bastians - Kahvaltı ve Alman ekmeklerini tatmak için güzel

Rösterei Vier - Kahve molası

The Classic Western Steakhouse - Et seviyorsanız buraya bayılacaksınız

bottom of page